Coast Guide TR

Keşfet

KÖRFEZ
Seçiniz...
KOY
Seçiniz...
MARİNA
Seçiniz...

GENÇLER YELKEN AÇARAK BAŞLADILAR, KULAÇ ATARAK BİTİRDİLER 

MİYC 16. Campus Cup

Haber & Fotoğralar:Levent Çelmen
Haber Tarihi:20-03-2024 16:03
Son Güncellenme Tarihi:20-03-2024 17:07


Marmaris Uluslararası Yat Kulübünün 15 yıldır organize ettiği Campus Cup yarışlarının 16. sını takip etmek üzere 14 Mart  günü Marmaris’e geldim.
15-16-17 Mart günleri gerçekleşecek yarışlarda Üniversite takımları yarışacak.
Kapalı, zaman zaman zaman yağışlı bir havanın hakim olduğu Marmaris’te hazırlık günü hızlı geçiyor.

   

Kulüp binasında Başhakem Ezgi Kalaycı hakem arkadaşları ile son kontrollerini yapmakta.
Takımlar tekneleri ile kavuşmuş, formalarını giymiş, kimi flamalarını, kimi spikerlerini takıp antrenman için denize çıkıyorlar.

   

Netsel Marinanın her pontonu gençlerle dolu.
Denizle tanıştırılan, kavuşturulan gençlerin ileride de denizde kalması için her şey hazırlanmış, hazırlanmakta.

   

Yağmura doyan Marmaris sakin bir gecenin ardından yine sakin bir güne uyanıyor.
Kulüp binasındaki brifinge rengarenk formaları ile gelmiş 18 Üniversite takımı Başhakemin söyleyeceklerini bekliyorlar.

Başhakem Ezgi Kalaycı, katılımcı 18 takıma “Hoşgeldiniz” dedikten sonra detaylı bir şekilde kuralları anlatılar.
Öyle ya, içlerinde yeniler, öğrenme aşamasındakiler de var.

   
Yarış öncesinde komite botunun önünden geçmelerini, ekipte değişiklik yapılacaksa, protesto verilecekse hangi kuralların takip edilmesi gerektiğini anlatıyor.

   
Yarışlarda tek start yapılacağını ve 3 günde toplam 5 yarış planladıklarını da notları arasında aktarıp, başarılar diliyor.

   

Brifingin ardından pontonlarda son hazırlıklar…
Takım elemanları, yöneticiler, taktisyenler…

   

Üniversitelerin bünyesinde kurulmuş yelken takımlarının faaliyetlerini nasıl sürdükleri merak ediyorum ve Yaşar Üniversitesi spor sorumlusu Fikret Atanlı’dan sorularımın karşılığını yanıtlamasını istiyorum.


FİKRET ATALANLI
(Yaşar üniversitesi Sportif Faaliyetler Sorumlusu)

“Yaşar Üniversitesi Yelken Takımı 2010 yılında kuruldu.
Önce dışarıdan bir eğitmenle anlaşarak temel eğitimle başladık çalışmalarımıza.
Yoğun bir eğitim süreci yaşadık. Bir yıl sonra üniversitemiz kendi teknesini satın alarak çalışmalarını bu tekne ile sürdürdü.
Zaman içinde tekne eskidiği için elden çıkartmak zorunda kaldık.


Pandemi dönemi dışında çok yoğun bir çalışma süreci ile bu günlere geldik.
Kurucumuz Selçuk Yaşar’ın yelkene verdiği önem doğrultusunda üniversitemizin ana faaliyetlerinden birini gerçekleştirmekteyiz.
Biz her sene en az 2 yarışa katılmaya özen gösteriyoruz. 
Bunlardan biri Urla’da gerçekleşen Jimmy Key yarışları diğeri de on yıldır katıldığımız Marmaris Campus Cup.
Bu yarışa 6 öğrencimizle katılıyoruz. Başlarında bir eğitmen bulunmakta.”

   

Genç sporcuların başında antrenörleri, taktisyenleri var. Onlarla daha önceden denize çıkıp antrenman yaparak hazırlanıyorlar bu etkinliklere.
Teknelerin dümeninde mutlaka üniversiteli olmak zorunda.
Taktisyenler, tecrübeleri doğrultusundan tekne, koşullar ve ekibe göre neler yapılması gerektiğini söylüyor. Bu uyarılar, söylemler yarışa ne kadar yansıyor o da başarıyı belirliyor.
Uzun yıllardır yat yarışçılığı yapan Mersin Yelken Akademisi sahibi Oytun Çalışlar’a da neler yapmakta olduklarını sorduk.

OYTUN ÇALIŞLAR
(Beykoz Üniversitesi Yelken Takımı Taktisyeni)

“9 yıldır Campus Cup yarışlarına farklı üniversite takımları ile girmekteyim.
Bu sene benim için yeni bir takımla, Beykoz Üniversitesi Yelken Takımı ile birlikte olacağım.
Çetin geçecek bir haftaya giriyoruz ve iddialı bir teknemiz, iddialı bir takımımız var.
Bunun gibi üniversiteler bu yarışlardan önce bizlerle anlaşıyorlar.
Bizim teknelerimizde eğitmenliklerini, antrenörlüklerini yapıyoruz.
2 gün yoğun antreman yaparak, hazırlık sürecini tamamladık.
Bizlerin amacı; gençleri tekneye alıştırmak, koşullara göre reflekslerini geliştirmek, başarıya giden yolu açmak ve ileride de denizde kalmalarını sağlamak.
Campus Cup bizim heyecan duyduğumuz yarışlardan birisi.”

   

Pontonlarda seneler önce bu yarışlarda öğrenci yelkenci olarak tanıdığımız Haktan Taş’ı görüyoruz.
Öğrenci olarak başladığı bu sporu bir sporcu olarak sürdürmesi bize en güzel örnek.


HAKTAN TAŞ
(Yaşar Üniversitesi Yelken Takımı Taktisyeni)

“2013 yılında Yaşar Üniversitesinin marina işletmeciliği bölümüne girdim ve mezun oldum.
2014 yılında Üniversite yelken takımının kursu ile yelkenciliğe başladım.
Zaman içinde yarış takımı üyesi, yelken takımı başkanlığı ve dümenciliğini yaptım.
Mezun olduktan sonra yelken sporunu profesyonel olarak sürdürdüm.
Ortağı olduğum Hit Sailing ile Yaşar Üniversitesi yelken takımının hem eğitimlerini vermekteyim hem de bu takımı yarışlara sokuyorum.
Günümüz koşullarında yelken sporu üniversiteleri çok zorlayan bütçelerde olabiliyor. Ancak Yaşar Üniversitesi gerekli desteği sağlıyor.
Zaman içinde yarışlarda gezi tekneleri kullanılırken artık hızlı yarış tekneleri tercih ediliyor. Bu da yat yarışçılığına üniversite bittikten sonra devam edeceklere tecrübe kazandırmakta.”

   

Tekneler pontonlardan ayrılıp parkura çıkarken bize de parkurun yolu göründü.
Keşke parkurda rüzgarı görebilseydik ama yok.
Komite botu da ortada yok, “rüzgar arar” dediler.
Aktaş Mevkii önlerindeymiş, bulduk gittik oraya.

   

Bu yarışları genelde komite botu ve şişme botlarla takip edeceğim.
Komite botunda rüzgar bekleyişi sürüyor.
Burası Marmaris, ya 12.00 ye kadar ya 13.00 e kadar mutlaka bize yetecek rüzgar gelir.
Öylede oldu, 290 derecelerden 10 knot esmeye başladı.
Komitenin, gençlerin neşesi yerine geldi.

   
Başhakem Ezgi kalaycı yönetimindeki yarış kurulu, parkurun kurulması, yarışın başlatılması ve sürdürülmesinde çok gayret gösteriyorlar.
Aldıkları kararların nasıl doğru noktaya geldiğine duyarak şahit oluyorum. Çünkü beni komite teknesine bir kere aldılar.
Ve şunu da söyleyebilirim ki güvenliğe çok dikkat ediyorlar.
İlk yarışta filo Miyc rotalarından ROTA 5 i koşacak.

Saat 12.05 de verilen ilk startla 18 üniversite teknesi Marmaris parkurunda.
Rüzgar azalmıyor, çok hafif yükseliyor. 

   

Hatta yarış biterken 16-18 knotlar civarında esmekte.
Takımlar birbirini tanıyor, yakın çekişmeler ortaya çıkıyor.
İlk yarışın sonunda;


Yarış kurulu hiç zaman kaybetmeden aynı rotada 2. Yarışın hazırlıklarına başladığını anons ediyor.
Saat 13.33 de start düdüğü ile filo parkurda.

   

Rüzgar yine aynı yönden aynı kuvvette. Yarışa yardım ediyor Poseidon.
Rüzgarın zaman zaman sertleştiği anlarda, antrenman yapan takımlarla, az yapanlar arasındaki farklar hemen belli oluyor.
Taktisyenlerinde yapabilecekleri bir yere kadar. Takımların tüm koşullara hazırlanması gerekiyor yarışlara kadar.
Hele son yıllarda hızlı teknelerle yarışma arzusunun içinin doldurulması lazım.
Günün 2. Yarışı sonunda;

Rüzgarın yardımı, komitenin hızı ile her 2 yarışta çok çabuk bitiyor.
Gözler komitede çünkü günün 3. Yarışının yapılacağını duyurdular.

   

Bu yarış için Miyc Rotalarından ROTA 3 E koşulacak. Coğrafi rota Keçi Adası’nı döndürecek filoya ve yine içeride start hattının bulunduğu yerde finiş yapılacak.

Rüzgar ayni yönden aynı güçte esiyor.
Start hazırlıkları başlıyor. Hat üzerinde bir sıkışma var. Tüm tekneler zamanında start yamak istiyorlar fakat starta daha zaman var.
Ama antrenmanlar yapıyorlar bu zaman içinde.
İçlerinden biri Boğaziçi Üniversiteli sporcuların yarıştığı IRC 1 sınıfından IMAGINE dar alanda manevra yaparken Komite botuna tam ortan vuruyor.

Çarpışma sesi tüm filo tarafından duyuluyor.
IMAGINE bastonunda bir hasar var, komite teknesinin de bordosunda bir hasar. Kimseye bir şey olmadan bu göz göre göre gelen kaza atlatılıyor.
Kulaklarımızda tekne dümencisinin çığlıkları kalıyor.

   
Bu olay takımların kullandığı hızlı teknelere hakimiyetini bir kez daha sorgulatıyor bize.
Hızlı tekneyi kiralamak mı, onu kullanabilmek mi?
Tam önümde gerçekleşen bu hızlı olayın anca fotoğrafını  çekebildim. Videoya da kaydetmek isterdim.
Herkese geçmiş olsun.

   

3. Yarışın startı gerçekleşirken start hattında yığılma oluyor ve komite tehire çıkıyor. 
Ama tüm filonun bu anonsu dikkate aldığı ya da duyduğu yok; yarışa devam.

   

Komite anonslarlara yırtınarak devam ediyor. Çare; komite botlarının filo önüne geçip, tekneleri uyarmalarında.

   

Geri gelen tekneler starta hazır artık.
Saat 15.12 de günün 3. Start veriliyor. 
OCS ler var. Komite Anons ediyor bu tekneleri.  
Düzeltme yapan var, daha sonra biz 360 döndük cezamızı tamamladık diyenler ya da anonsla “OCS olmuş olabilirmiyiz?” diyenler.

   

Filo coğrafi rotada koşarken, hakemlerde botlarla onların takibinde.
Filo Keçi Adası’na yaklaşırken “ROTA 3 E” nedir ya da “Ada iskeleden mi, sancaktan mı dönülecek?” Sorusunu yöneltenler.

   

Rüzgar gücünü azaltmıyor ve güneşte iyice yüzünü gösterirken finişler alınıyor.

Akşam kulüp tesislerinde katılımcılara hoşgeldiniz partisi verilirken,
Ek talimat yayınlanıyor; yarış sayısı 5 den 6 ya çıktı.

   

16 MART CUMARTESİ 

   

Yaz havası var parkurda. Dün 3 yarış gerçekleştiren üniversiteler bugün 2 yarış yapacaklar koşullar izin verirse.
Rüzgar 300 derecelerden 10 knot esiyor ve komite günün ilk yarışı için rotayı ilan ediyor; ROTA 5
Saat 12.05 de verilen ilk startla filo parkurda.

   
Rüzgarda ne şiddet ne yön olarak bir değişim yok.
Zaman zaman şamandıra dönüşlerinde 13-14 knotlara çıksa da istikrarı sürdürüyor.
Günün ilk yarışı sonunda;

Komite günün 2. Yarışı için zaman kaybetmeden hazırlıklara başlıyor. Rüzgar azda olsa düşüyor. 
300 derecelerden 10-12 knotlarda.
Saat 13.35 de günün 2. Startı ile filo parkurda. 

   
Rüzgar yarış ilerledikçe artıyor ve ufak ufak dalgalar beliriyor.
2. Günün 2. Yarışı sonunda;


Akşam kulüp tesislerinde sıcacık bir atmosfer var; yiyecekler içecekler ve JABBAR konseri ile üniversitelilere unutamayacakları bir akşam yaşatıyor Miyc Yönetimi konuklarına.

17 MART PAZAR

   

Campus Cup son gün.
Deniz dümdüz. Parkur hakemleri tüm bölgelerde vızır vızır ölçüm yapıyorlar. 5 knota geçen mevki yok ve çoğu sıfır.
İlan edilen yarış saati geliyor, değişen bir şey yok.

   

Tehire çıkılıyor ve ölçümler aralıksız sürüyor.
Filo tekneleri parlayan denizde yerlerini alıyorlar.
Bir birlerine guruplar halinde bağlanmışlar.
Müzikler dinliyorlar, şarkılar söylüyorlar.
Sonunda koşullarda bir değişiklik tespit edilmediğinden denize girmeye başlıyorlar.

   

17 Mart ve gençler denizde kulaç atıyorlar.
Bir iki derken büyük bir katılım var yüzmeye.
Denizin üstünde değil içindeler artık.

Zaman akıp geçiyor ama rüzgarın buraya uğrayacağı yok.
Sonunda komite yarışın abandone edildiğini ilan ediyor.
Yelken açan gençler kulaç atarak tamamlıyorlar etkinliği.

   

Netsel marinaya dönen tekneler bağlanıp, ödül törenine gidiliyor kulüp tesislerinde.
Çok güzel ve renkli bir törenle yarışlar kapanıyor.


Bir yıl sonraya çok güzel görseller kalıyor.

Yukarıda yarışları bizim gözümüzden kaleme aldık. Bir de genç başarılı ve hızlı başhakemin gözünden, onun dilinden almak istiyoruz yaşananları.

EZGİ KALAYCI
(Başhakem)

“Bu hafta 5 yarış planlamıştık. Cuma günü 270-280 derecelerden esen çok güzel bir rüzgarla 2 yarış yaptık. 
Rüzgar bu yönlerden esince bizim parkurumuzda Rota 5 dışında bir rota kalmıyor.
Rüzgar üstü, rüzgar altı mücadeleler daha çekişmeli oluyor.
Yarışlar çok erken saatte bitince yarışma özlemi duyan sporcuları karaya göndermek istemedik.
Bir yarış daha yapmaya karar verdik. 
Ama geriye 2 gün için 2 yarış kalacaktı.
Bunun üzerinle yönetimle konuştuk ve ek talimatla yarış sayısını arttırabileceğimizi öğrenince günün 3. Yarışını yapmaya karar verdik.
Aynı rotadan sıkılmış olabileceklerine inandığımız gençleri bir coğrafi rotada yarıştırmaya karar verdik.
Kısa bir coğrafi rota olan 3 E Rotasını ilan ettik ve yarışı başlattık.
Hakem arkadaşlarımla yarışı takip etmek üzere bu rota üzerinde seyre çıktık.
Marmaris coğrafyası sığlıklarla dolu ve yarışan gençlerin bu coğrafyada pratikleri olmadığını düşündük.
Başlarında taktisyenleri, antrenörleri de olsa filoyu riske sokmamak için bu coğrafi rotanın yeterli olduğuna karar verdik.
Coğrafi rota öncesi start hattında teşhis edemediğimiz kadar çok tekne vardı. Böyle durumlarda biz, ya “genel geri” kullanıyoruz ya da starttan önce tamamen hat kapandıysa “tehire” çıkıyoruz.
Genel gerinin dezavantajı ; bir işlem yapmak için 4 dakika beklemememiz gerekiyor. Bu da rüzgarı oturan bir yarışta vakit kaybı.
Biz tehire çıktık fakat filo tehirin anlamını anlamadı.
Bizim anonslarımız, bayrağımız hiç bir şey ifade etmiyor, filo yarışa devam ediyor.
OCS olan tekneyi anons ediyoruz ve kuralları uygulamasını istiyoruz, o biz 360 attık diyor. Yaptığının uygulanan kuralın cezası olmadığını da bilmiyor.
Bir tekne şamandıraya çarpıp çarpmadığını komiteye soruyor.
Akşam Ek talimatla yarış sayısı  beşten altıya çıktı.
Daha önceden görünen hava şartları 270-300 derece aralığından filoyu yarıştırıyordu.
Bu Cumartesi günü de böyle oldu. 300 dereceden esen rüzgarla 2 yarış daha yaptık.

Pazar günü rüzgar yok. Tüm alanlarda ölçüm yapılıyor, yok.
5 knotı geçmiyor.
Saat 14.20 ye kadar rüzgarı bekledik. Bir ara 170 derecelerden gelir gibi oldu ama arkası yoktu.
Abandone ilanı yaparak başka yarışın olmadığını anons ettik.
Renki bir yarış haftası oldu. Yarışıyla etkinliği ile gençlerin unutamayacakları günler yaşandı.”

  

   

Çok güzel bir ödül töreni gerçekleştirdi kulüp. Güzel, zengin görüntüler belleklerde yerini aldı.

   

Gençler yaşadıkları deniz dolu günleri tamamlayıp Marmaris’ten ayrılırken organizasyonu gerçekleştiren Miyc Başkanına sorduk; Nasıl bir yarış oldu, neler bekliyorsunuz?


ZAFER ÖZNUR
(Miyc Başkanı)

“Yarış çok keyifli ve güzel geçti. Yarışan ekipler hırslılar. Hızlı olmak istiyorlar.
Bu sebeple performans tekneleri kiraladılar.
Bu kiralama şekli ile hem teknelerin, hem yelkenlerin maliyeti yüksek oluyor.
Bu tekneleri de kiralayabilen üniversite sayısı da belli.
Ülkemizde çok üniversite olmasına rağmen hepsi gelemiyor bu yarışlara.
Biz daha önce yarışlar için sponsor alıp kulüp olarak üniversite yelken takımlarına destek sağlıyorduk.
Biz Campus Cup yarışlarını Yelken federasyonuna bağlı olarak yapıyorduk eskiden ama artık Üniversite Sporları federasyonuna bağlı olarak gerçekleştirebiliyoruz.
Üniversite Sporları federasyonu, üniversite organizasyonlarında yarışlara sponsor alamayacağımızı söyledi. 
Sonuç olarak; artık sponsorumuzda yok.
Bizlerde burada ikram desteğinin dışında bir destek veremiyoruz ne yazık ki.
Bu sebeple, katılımda da sayısal bir düşüş oldu ne yazık ki..
İlk Campus Cup başladığında kulüp, tekneleri belli bir ücret karşılığında kiralayıp Üniversitelere bedelsiz veriyordu.
Üniversiteler sadece ulaşım bedeli ödemekteydi daha önceden. Bu sebeple katılım artmış, yelken sporu üniversiteli gençler arasında yaygınlaşmaya başlamıştı.
Hatta sponsordan aldığımız bütçenin bir miktarınıda kayıtta harcırah olarak verebiliyorduk.
Şu an para desteğimizde tekne desteğimizde olamıyor.
Bu gerçekler ışığında ben tekrar eski sisteme dönülmesinden yanayım.
Belli üniversitelerin dışında anadoludaki diğer üniversitelerinde katılması gerek, onlarında hakkı olması lazım.
Gençler çok istekli, başarılı. 
Yarışları ile sosyal etkinlikleri ile güzel bir yarışı geride bıraktık.
Artık önümüze bakıp, nasıl bu sporu yaygınlaştırırız, katılımı nasıl arttırırız onu düşünüyoruz.”